ChatGPT deneyimlerim..

ChatGPT’ye geçmeden önce tarihte biraz geriye gitmek istiyorum.

2016 yılında Berlin’e ilk gittiğimde computerspiele bilgisayar müzesinde doğal dil işlemenin dünyada bilinen ilk örneklerinden Eliza’yı deneyimleme fırsatı buldum.

Kendisi biraz hırçın, söylenenleri soru haline getiren, dönemi için kıymetli fakat bugünün imkanları içinde sıkıcı bir yapay zeka örneği olarak karşımıza çıkıyor.

Benim kullandığım örnek 1966 yılına ait huysuz bir ihtiyardı 🙂

Özellikle chatbot’ların arka tarafta nasıl bir mantık üzerine oturduklarını bildiğim ve geçmişde modern bazı örneklerini develop ettiğim için bu gibi uygulamalara bir end user olarak çok fazla heyecan duymadığımı söylemeliyim.

Bu sebeple ChatGPT örneğini incelerken konuya benzer önyargılar ile yaklaştım. Öngörülebilir ve dar bir alanda benimle iletişim kuracağını düşünerek yazışmaya başladım..

Öncelikle ChatGPT’den biraz bahsedip sonrasında kendi deneyimime hızla geçiyorum.


ChatGPT nedir?

ChatGPT, teknolojisinde AI yatan OpenAI tarafından geliştirilen bir dil modelidir.

Pek çok soruya şaşırtıcı derecede doğru yanıtlar verebilir, arama motorları üzerinde saatlerce sürecek bir araştırmayı oldukça organic bir üslupla ve çok hızlı bir şekilde ifade edebilir.

İşin en etkileyici tarafı bir süre sonra karşınızda gerçek bir insan olduğu hissine kapılıyor ve korkmaya başlıyorsunuz 🙂


Açıkcası bir yazılım geliştiricisi olarak bir yapay zekanın benimle yazılım üzerine derin bir sohbet içerisinde olabileceğini hiç tahmin etmezdim. Öyle ki kısa süren deneyimim ardından rastgele taleplerime tamamen doğaçlama bir şekilde code örnekleri sunabilmesi bir süre sonra bana pair programming yaptığımı hissettirdi.

Az sonra ChatGPT ile aramızda geçen yazışmaların ekran görüntülerini paylaşacağım, bu yazışma içerisinde junior seviyede mesleğe yeni atılmış bir developer üslubu ile role play yapıyorum.

Öncelikle user ve password bilgileri ile basit bir login işlemi gerçekleştirmek üzere olan ancak kafası oldukça karışık bir developer olarak ilk sorumu yöneltiyorum 🙂

Güzel bir yanıt aldım ancak henüz istediğim seviyede teknik bir yanıt alabilmiş durumda değilim. Arkadaşı biraz daha oyunun içerisine sokmak gerekiyor.

Bana sunmuş olduğu çözüm geleneksek bir Form çözümü, ben aslında bir API çözümü istiyordum.

Talebim üzerine .Net Core Web Api üzerinden bir çözüm hazırladı, buraya kadar harika gidiyoruz. Fakat bana yukarıda ifade ettiği LoginDBContext objesini nerede oluşturduğunu merak ediyorum. Neticede hakim olmadığı bir code’u copy paste ile karşıma çıkartmış olabilirdi.

İşte tam olarak bu yanıt benimle paylaştığı code’a ne kadar hakim olduğu hakkında fikir veriyor. Konuyu biraz daha karmaşıklaştıralım, bakalım neler olacak.

Arkadaş RabbitMQ nedir, ne degildir oldukça güzel bir izlenim veriyor. Hatta event’in adını UserLoggedIn koyarak kalbimi kazandı diyebilirim 🙂

Peki sektörde dahi pek çok arkadaşın hakim olmadığı Rest standard’ları adına controller seviyesinde neden “Get” kullanmadığını izah edebilir mi?

İşin teorik kısmına hakim olması harika, peki bunca yıldır kan, ter ve gözyaşı ile öğrenilmiş High Availability concern’lerimiz ne olacak? Bu kısımda onu köşeye sıkıştıracağıma oldukça emindim.

Korku filmi tam olarak burada başlıyor..

Sanki karşımda tecrübeli bir yazılımcı varmış gibi yanıtlar alıyorum.

Geleceğe Not: Bu yazıyı yayınladığım yer kişisel web sitem ve bir aksilik olmazsa bu yazı yıllarca burada kalır. Bundan 5-10 yıl sonra bir arkadaş bu yazıyı okuduğunda tam olarak neye şaşırdığımıza anlam veremeyebilir. Olay şu genç kardeşim; bugünün dünyasında bir end-user olarak yapay zekanın bizleri şaşırtabileceği daha büyük bir deneyimle henüz karşılaşmadık. En azından ben karşılaşmadım.

Devam ediyoruz..

Lafı second level data storage’a getirelim bakalım bu dansı biliyor mu?

Maşallah, biliyormuş 🙂

Peki neden Memcached degil de Redis?

Oldukça başarılı. Peki bunca sohbetin/ çalışmanın akabinde konunun en başına gelip kafa karıştırmak istesem neler olur?

Bu poc için Masstransit kullanmaya gerek olmadığını düşünmüş. Halbuki biz poc’ler için masstransit’i bırak masstransit wrapper’lar dahi görmeye oldukça alışkındık 🙂


Konuşmamız burada bitiyor.

Bu teknoloji veya bu teknolojinin yön vereceği farklı teknolojiler çok yakın gelecekte bazı meslek gruplarını iyi veya kötü etkileyebilir.

Finans, psikoloji ve edebiyat gibi konular içinde oldukça başarılı bulduğum sohbetlerim oldu fakat konuların uzmanı olmadığım için bu görüşümü subjektif bir yorum olarak buraya bırakmış olayım.

Özetle,

Bir yazılımcı olarak bu deneyimi oldukça başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Mesleki açıdan bizleri hızlandıracak, görece basit konular adına bizlere kas gücü olacak kanaatindeyim.

Hoşçakalın..

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s